24 Ağustos 2011 Çarşamba

Görgüsüzlüğün Son Noktası ?!

Ortaokulda, lisede okuyan çocuklar hep yarışırlar. Hepsi marka giymek ister, hepsi en pahalı telefonu kullanmak ister. Annelerini-Babalarını bıktırırlar. O dönem kaliteli bir tişörtün, kazağın ense etiketi kopar. Ne hikmetse enseden fırlardı: Levi's! Yeni spor ayakkabı alınmışsa herkese gösterilirdi. Fiyatı sorulmasa bile söylenirdi. Çocuktuk ve eğrisel olarak bu görgüsüzlüğümüzü azaltacaktık. Bunun ayıp, olduğunu anlayabilecek düzeyde değildik. Bir teenagerın çok basit bir kriteri vardır: Kumaşı, malzemesi kalitesiz bile olsun ama marka olsun. Zamanla bunu yeniyorsun. En sevdiğin kravatları CK yapıyor ama gidip adı bilinmedik bir markaın gömleklerini de giyebiliyorsun. Slim-Fit ve süper kesimi var çünkü. Bu noktaya ulaştığında bazı insanların...

21 Ağustos 2011 Pazar

Apocalypse Now: Kötü Komşu Çilesi ?!

Hayatımız boyunca aile olarak kötü komşulardan hep çektik. Hep antikalar da bize geldi doğrusu... ÇEŞİT ÇEŞİT KOMŞU Kömürlüğünde altın saklayan bile vardı: Kömürlüğün ana kapısının anahtarını ondan isteyip, öyle girebiliyorduk. Bir gün babam dellendi keserle kapıyı kırdı :)) Eşi halde manavlık yapan bir kadın gün aşırı bize limon istemeye gelirdi. Garip annem de bir şey diyemez verirdi. Delirirdim!  Para gidecek diye kombisini çalıştırmayıp, kaçak elektrik hattı çekip tek odada gecekondu style yaşayan zengin bir komşumuz vardı. Adam dükkanında 20 işçi çalıştırırdı ama biz elektriğe ve ısınmaya ayda 300 lira verirken. O hepsine 30 lira verirdi.  ********************************************* RAHATLIKTA SON NOKTA Ama şimdi bunların...

16 Ağustos 2011 Salı

Bir Fast Food Çalışanının Maceraları

Sene 1999'du. Tam da depremin olmasına 2 ay kala. Üniversite sonuçları belli olmuştu. Yaz dönemini çalışarak değerlendirmek istiyordum. İş arıyorum. "Çalışanına en insanca muameleyi bu köklü firmalar yapar" diye düşünüyordum. Yabancı, meşhur fast food restoranlarının hepsine gittim. Sonunda birinde karar kıldım... Bizimle ilk iş görüşmesini yapan Shift Müdür o kadar ilgiliydi ki. Hoşumuza gitmişti. Bize "bey" diye hitap etmesi ilgimizi çekmişti. 16-17 yaşında çocuktuk ama beydik:) Sorduğumuz her soruya kibarlıkla cevap vermişti. Maaşı sordum. Arkadaşım şimdinin parasıyla bizim mahalledeki petshop'ta 750-800 tl bir para alıyordu. İçimde: "Ulan Ulaş kuşçuda 750 alıyorsa; biz bu enternasyonel firmadan 1000tl rahat alırız" dedim. Hakikaten...

Page 1 of 3123Next
Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Powerade Coupons